1 Kasım 2010 Pazartesi

ODI Serisi 2. Maç: Pakistan 289/8 Güney Afrika 287/7 Pakistan 1 wicket farkla kazandı

Pakistan 289 (Razzaq 109*, Afridi 49, Tsotsobe 3/39) Güney Afrika 287 (Ingram 100,Duminy 54, Riaz 2/43)

Olacak şey değildi ama oldu. Pakistan, neredeyse hiç umutlanamadığı maçın sonunda, yılların oyuncusu Abdul Razzaq!ın olağanüstü katkısı sayesinde, serilerdeki ilk galibiyetini aldı. Tam Pakistan işi bir zafer olduğunu söyleyebiliriz. Uçlarda gezen bu takım, Twenty20 Dünya Kupası'nda, Avustralya karşısında kaybettiği yarı finali hatırlattı. Fakat bu kez Hussey rolünde Razzaq, Ajmal rolündeyse Albie Morkel vardı.

Abu Dabi'deki ikinci ODI'da para atışını kazanan Güney Afrika oldu. Twenty20 serilerini de göz önünde bulundurursak, bu ilk kez gerçekleşeceğinden, olayların gelişiminin biraz daha farklı olacağı beklentisi oluşmuştu.

Gel gelelim, bir önceki maçta sakatlanan Greame Smith'le  Jacques Kallis'i dinlendiren Güney Afrika, alternatif spinner Robin Petersen'i devreyi açan vurucular arasına katarak, belki de ilk riski almış oluyordu. Nitekim Petersen 6'da çıktı. Güvenilir açıcı Haşim Amla, çok çabuk şekilde, 5 tane FOUR bularak 20'yi aştı ama durması da ivedilikle gerçekleşti. İşte tam da bu sırada, Colin Ingram, neden 'limitli over' takımına girdiği gösterircesine, son maçlarda gitgide yükselttiği koşu sayısını, bu kez century'le, 100'le taçlandırdı. Özellikle Shoaib Akhtar Amla'yı, Abdul Razzaq'sa Ingram'ı besliyordu adeta .Sıra Umar Gül'ün yerine kadroya giren hızlı atıcı Wahab Riaz'a, offspinner Muhammed Hafeez eşlik etmeye başladı. Bu atış ikilisi, Güney Afrika'nın hızını yavaşlattı. Fakat bu senenin en çok koşu alan oyuncusu olmaya 3 sayı kala Amla'yı dışarı gönderen kaptan Shahid Afridi ve leg break falsolu  atış denemelerinden biri oldu. Colin Ingram Saed Ajmal, Hafeez ya da Afridi gibi falsoculardan kazasız belasız, iyi kötü koşular da kazandırarak ilerliyordu. Fakat şanssızlığı, batting powerplay'in kullanılmaya başlandığı 40.overda, Wahab Riaz'ın atışıyla çıkması oldu. Arkadan gelen JP Duminy,David Miller ve Albie Morkel gibi oyuncuların çok  fazla koşu almasına izin verilmemesi-10 overda 78 koşu- önemi daha sonradan anlaşılacak bir nokta olacaktı. Tabi ki Pakistan'ın işi kolay değildi ama bir ara 300+ ların konuşulduğu devrede, bu bile idare eder gibiydi.

Pakistan ikinci yarıya tatsız başladı. Uzun süre de böyle devam etti. Eğer hayat gerçekten istatistiklerin öngördüğü gibi gitseydi, 'evsahibi' sıfatıyla oynayan Pakistan'ın hiçbir şansı yok denebilirdi. Çünkü Shahid Afridi girinceye kadar wicketlar çok hızlı kaybedildi. Bu sürede daha önceki maçların aksine, bu kez ilk wicketları  adam, bir diğer hızlı atıcı Charl Langeveldt oldu. Üst sıra vurucuları arasından, ayakta kalan Muhammed Hafeez'ı çıkaran, Johan Botha oldu. Zaten kaptanın, Robin Petersen'le oluşturduğu double spin atağı, epey etkiliydi. Her şeyi değiştiren, hiç şüphesiz Abdul Razzaq'tı. Önce Shahid Afridi'nin 49'da sonlanan ama önemli direnişi geldi, ardından da Fawad Alam'la Razzaq'ın oluşturduğu ikili. Şöyle söyleyeyim: 30.overda Abdul Razzaq 0'daydı ve Pakistan'ın 20 overda 150 koşuya ihtiyacı vardı. Razzaq 38. overa kadar 20'ye gelememişti. Fakat bundan sonra, özellikle altı ve dörtleri ardı ardına sıraladı. Tabi ondan nasibini en fazla alan oyuncu Albie Morkel oldu. Rusty Theron'ın atışları arandı. Sonunda Razzaq'ın çok kısa sürede kaydettiği 109,  Pakistan'ı zor da olsa zafere taşıdı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder