Pakistan(Ali 90, Misbah 77, Steyn 4/98) Güney Afrika 584/9(dec)(Kallis, De Villiers 278*, Kallis 105, Tanvir 6/120& Amla 62, Petersen 35, Rehman 3/73)
Kriket adına eğlenceli, güzel ve uzun bir gün geçirdi izleyenler ve tabi oynayanlar Abu Dhabi'de. Öyle ki Testin kontrolü, her iki takım arasında devamlı gidip geldi.
Pakistan'ın öncelikli hedefi follow-on tehlikesinden uzaklaşmaktı.(Her iki takımın 1. devrede kaydettiği koşulara bakılır, gerideki takım, 200'lük fark yemişse, 2. devresine hemen başlamak zorundadır) Bu yüzden onlara, 68 koşu gerekiyordu. Günün ilk topunda Dale Steyn'in, kaptan Misbah-ul-Haq'ı çıkarması, bu yolda pek sevimli olmadı tabi.
Fakat Pakistan, yine sürpriz mücadeleci ruhunu ortaya koyup, yemek arasına 408-8'le gitmeyi başardı fakat atışlarda olduğu kadar, hücumda da göz dolduran Ahmet Tanvir, 4 koşu sonra, Morne Morkel'in atışını daha hızlı beklediği için acele edip, topunu Ashwell Prince'e yakalattı. Yine de kazandırdığı 30 koşu çok değerliydi.
Pakistan hücum kuyruğunun( vuruş sırasının sonunda gelen oyuncular, genellikle pek yüksek skorlar çıkarmaları beklenmez) bir diğer göz dolduranı Abdur Rehman, ilk Test 50'sine ulaşırken Pakistan da 426-9'a gelmişti.
Sonunda Güney Afrika'nın gayretleri karşılığını buldu ve iyi bir Test serisi geçirmeyen Johan Botha, bir LBW( leg before wicket, topun stumpları devirmesi vücutla engellendiğinde hücumcu çıkmak zorundadır) , sevinecek bir istatistik sahibi oldu.
Güney Afrika, 1. devre skorları karşılaştırıldığında, 150 koşu farkla öndeydi. İkinci devrelerini Alviro Petersen ve Hashim Amla'yla açtılar, çünkü kaptanları Greame Smith'in sol elinde çatlak vardı. Tabi Amla, bu sezonki müthiş performansını sürdürdü ve Testlerde 1000'inci koşusuna ulaştı. İkilinin kaydettiği boundaryler yetmezmiş gibi, ucuz fielding(saha savunması) hataları yapan Pakistan, rakibin 81'e kadar kayıpsız gelmesini engelleyemedi. Bunlar kontrolün Güney Afrika'ya geçtiği anlardı. Ne var ki Abdur Rehman, belki de kötü denebilecek bir atışla kötü gidişi durdurdu ve Alviro Petersen'i kenara gönderdi. Rehman 113/2'deyse, bu kez muhteşem bir atış yaptı ve belki de serinin tüm maçlarını göze alırsak, en büyük offbreak falsosunu yakaladı ve Amla'yı avladı. 114/2'deyken fielder Azhar Ali, topu diğer tarafa gönderse, AB De Villiers runout* olacaktı. De Villiers'i çıkarmak, yine Abdur Rehman'a nasip oldu. Bu sefer de hiç dönmeyen bir atış, De Villiers'i yanılttı ve LBW'yle dışarı gönderdi. Kısa süre sonraki başarısız top yakalama denelemelerinin ardından Pakistan'a derin bir ohh çektilerecek gelişme, Jacques Kallis'in boundary yapacağım hevesiyle topu hafif havalandırması sonrasında topun yakalanmasıyla, 10 sayıda OUT olmasıydı.
Ardından gelen Ashwell Prince ve Mark Boucher ikilisi, çok yavaş, 53 topta 11 koşu kazandırarak ilerlemeyi sürdürdüler. Tabi takım 159-4'e bu sırada ulaşmıştı.
Son 5 overda adeta Adnan Akmal şov vardı. Pakistan'ın sık değişen wicketkeeper departmanının yeni adamı, sürekli Hafeez'dan 'One magic ball, yani bir sihirli top daha' isteyip durdu ve habire, her atışa yorum yaptı. Sonunda Mark Boucher arkasında hoplayıp zıplayan meslektaşına: 'Birader n'oluyoruz?' gibilerinden bir bakış atınca günün ilginç karesini yarattı. Sonunda Güney Afrika, 173-4'e ulaştı ve Pakistan karşısında 323 koşuluk fark yakaladı.
Güney Afrika'nın derin batsman kadrosu karşısında, Pakistan'ın işi, hiç kolay değil, favorim halen Güney Afrika.
*runout: hücum oyuncusunun oyun dışı kalma yöntemlerinden biri.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder