21 Kasım 2010 Pazar

Test Serisi: 2.Maç Pakistan Güney Afrika 584/9(dec) Pakistan 59/1

Pakistan 59/1(Ali 34*,Umar 16*, Steyn 1/27) Güney Afrika ( De Villiers 278*, Kallis 105, Tanvir 6/120)

Sondan söyleyeceğimi baştan söyleyeim .Serilerin Abu Dhabi'deki son buluşmasının ikinci günü, tam bir AB de Villiers şova sahne oldu. Deneyimli oyuncu, 278'e ulaşıp, Güney Afrika Test tarihinde, şimdiki kaptan Greame Smith'e ait olan 7 senelik rekoru kırdı.

İkinci güne özellikle dikkatsizlik ve özensizlikle karışık fielding hatalarıyla başladı Pakistan. İlk test deneyimini yaşayan Asad Shafiq'in altından gitmesine izin verdiği dörtle Güney Afrika'nın 327/5'e gelmesi buna örnekti.

Mark Boucher'ın coverdan ya da düz yaptığı drivelerla, pull shotları, ortağı De Villiers'in de işini kolaylaştırıyordu. Ta ki, istikrarsız atıcı Ahmed Tanvir'in, swingle elde ettiği 5. wicketa kadar.Yalnız bundan hemen önce, Umar Gül ve AB de Villiers, umpire Da Silva'nın huzurunda biraz konuştular. Sanıyorum bu diyalog içerisinde Umar Gül, De Villiers'in çıkması gerektiğini, hakemin süzemediği pozisyonlarda, yenilgiyi kabullenip, sopasını bırakması gerektiğini düşündüğünü söyledi. Tabi bunlar hep lafta kaldı. Ardından da daha hırslı top göndermeye başladı. Sonra da Tanvir'in wicketı geldi. Bu başarıya ilk Testinde ulaşması, Tanvir için büyük onur ama istikrar yakalaması şart. Ardından gelen hızlı atıcı Muhammed Sami'yse, bence günün en şanssız adamlarından biriydi. Yakaladığı başarılı swingler, yani hızlı atışlarının yerde sekmesinden sonra yön değiştiren toplarla, De Villiers karşısında, belki de son ciddi savunma hamlelerini gerçekleştiriyor ama özellikle wicketkeeper Adnan Akmal ve sliplerde bekleyen arkadaşları buna eşlik edemeyince, hayal kırıklığı içerisinde eforunun boşa gittiğini izliyordu. Şansı yaver giden Güney Afrika, bu dönemde  371-6'ya kadar geldi.

Yemek arasına gitmeden hemen önce, falsolu atıcı Abdur Rehman, Johan Botha'yı, vasat denebilecek bir atışla çıkarması takıma biraz moral verdi. Çok iyi giden Güney Afrika'yı biraz olsun rahatsız etmişlerdi.

Ne var ki Dale Steyn'le birlikte 7. wicketı korumaya başlayan Ab De Villiers, tarih yazacağından habersizdi. 429-7'ye gelindiğinde ortaklık 50 koşuya ulaşmıştı. Fakat bunu bitiren, yine Rehman'ın atışında, Muhammed Hafeez'ın topu yakalarken hata yapmaması oldu.Durum 442-8'e geldi ve Paul Harris oyuna dahil oldu. O da Steyn gibi, Rehman'ın atışlarına sertçe, 6'larla karşılık verdi elinden geldiğince.

Umar Gül'le bir müddet dinlendirilen  Tanvir'in,  iyi geri dönemediği bir overda Güney Afrika 475-8'yı getirmesi kadar, 6. wicketınıa alıp Harris'i yarım saatte kenara yollaması da ilginçti.

Ardınan gelen Morne Morkel da, hücum 11'inci değil de, 6 veya 7. adam olması gerektiğini düşündürürcesine vuruşlar yaptı. Kaçan pek çok top yakalama fırsatı ve LBW itirazlarına rağmen, bu wicket devrilemedi. Çay arasına 568-9'la girildi ve De Villiers, 263'ü çoktan bulmuştu.

Bundan sonra Güney Afrika'nın en büyük derdi, De Villiers'ın rekoru kırıp kıramayacağı sorusuydu. Çaydan sonra yeniden crease'ine yerleşen De Villiers, bıraktığı yerden şova devam etti. Son wicketı oynayan ikili, sanki bir Twenty20 maçının son 10 overını oynarmışçasına, 74 topta 103 koşu aldı.

De Villiers, run out riskini de göze alarak ikinci koşuyu zorladığı bir topla birlikte, Smith'in 277'lik rekorunu egale etti. Birmingham'daki testte gelen bu rekorun kırıldığını, dakikalar sonra gören kaptan, arkadaşını alkışlamak için ayağa kalkanlar arasında ilk sıradaydı. Artık misyon tamamlandığına ve 584/9'a ulaşıldığına göre deklarasyon zamanı gelmişti. Güney Afrika Pakistan'a, 'Buyurun, siz hücum edin' dedi.

Pakistan için hızlı başlangıç şarttı ama Dale Steyn, son aylardaki en güzel başlangıçlarından birini yapıp, Hafeez'ı çarçabuk dışarı gönderdi. Topu döndürmeyi başaran hızlı atıcı ilk günü, Morne Morkel'la beraber bowling yaparak kapatacaktı. İkili, Azhar Ali ve Umar Tevfik ikilisini çok zorladı. Genellikle direksiyonda bulunan Azhar Ali, çok ciddi risk altında, şansının da yardımıyla kritik boundaryler bulup, erken kaybedilen wicket zararının daha da büyümesini engelledi.Jacques Kallis'in de bir ara denendiği devre, Pakistan 59-1'deyken, ışık yetersizliği yüzünden, biraz erken bitti. Bakalım Pakistan, yarın Güney Afrika'nın spinnerları ve Jacques Kallis'i  devreye girdiğinde de benzer direnişi gösterebilecek mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder