17 Aralık 2010 Cuma

The Ashes: Avustralya-İngiltere, 3.Test, 2.Gün, Avustralya 268 & 119/3, İngiltere 187

Avustralya 268 (Johnson 62, Hussey 61, Anderson 3/61) & 119/3 (Watson 61*, Hussey 24*, Finn 2/48), İngiltere 187 (Bell 53, Strauss 52, Johnson 6/38)

İkinci gün başladığında İngiliz açılış vurucuları dikkatli bir oyun ortaya koymaya başladılar. Özellikle üçüncü overda Ryan Harris’in atışında Brad Haddin ve Shane Watson’ın arasından geçerek giden kolay yakalama fırsatını ev sahibi takımın tepmesi biraz olsun İngiltere’de gerekli soğukkanlılığı geri getirdi. İlk 2 açılış atıcısı Ryan Harris ve Ben Hilfenhaus’un kavisli atışları rakip vurucuları zorlamış olsa da bu ikiliden kurtulmayı başaran İngilizler yine ilk 2 maçta olduğu gibi 300+ bir koşuyu hedeflemeye başlamışken sahneye Mitchell Johnson çıktı. İlk maçtaki berbat oyunundan sonra Adelaide’deki maçın kadrosuna alınmayan Johnson, arkadaşları ağır bir yenilgi alırken koçuyla beraber ağır bir antrenman programı takip ediyordu. Bunun semeresini daha 2. overında Cook’u avlayarak gösterdi ve arkadaşlarını ateşledi. İlk 2 maçın kahramanı Cook’un oyundan çıkması İngiltere’de bozgun etkisi yaratırken Johnson’ın sihirli dokunuşu diğer atıcıları da harekete geçirdi. İlk 15 over boyunca çok kötü atışlar yapan Hilfenhaus ve Harris istikrarlı bir şekilde kavisli atışlara başladılar. Bunun karşısında çaresiz kalan İngilizler şaşkınlık içindeyken aynı over içerisinde Johnson’ın hem Jonathan Trott hem de Kevin Pietersen’i leg before wicket ile avlaması İngiltere’de sonun başlangıcı oldu. Ryan Harris’in Andrew Strauss’u oyun dışına alması konuk ekibin moralini bozarken Johnson’ın Paul Collingwood’u yemekten önce dışarı alması Avustralya’yı tekrar maçın içine soktu. Bir anda ilk gün Avustralya için çok az bir skor gibi gözüken  268, İngiltere’nin gözünde iyice büyümüştü. Yemek arasına Johnson’ın 4 wicketı sayesinde avantajı ele geçirmiş halde giden Avustralya’nın rakip son sıra vurucuları ile arasında bir tek formda Ian Bell kalmıştı. 119/5
Son derece istikrarsız olan ev sahibi atıcıların bu performanslarının işe yaraması için mutlaka aynı disiplin içinde devam etmeleri gerekiyordu. Biraz olsun Ian Bell ve Mat Prior’un savunması Avustralya atıcılarının rüzgarını kesse de bir kere morallenmiş Avustralyalıları durdurmak için Bell’den fazlası gerekiyordu. Peter Siddle’ın aldığı Matt Prior’un wicketı haricinde ilk saati başka kayba uğramadan geçiren İngiltere 200+ skoru geçerek zararı kısıtlamayı düşünse de Ryan Harris’in kısa aralıklarla aldığı Graeme Swann ve Ian Bell’in wicketları sonu getirmişti. Son 2 wicketı almak da günün kahramanı Mitchell Johnson’ın hakkıydı, o da arkadaşlarını mahcup etmedi. İngiltere tüm oyuncuların kaybettiğinde İngiltere ancak 187 koşuya ulaşabilmişti.
Çay arasından sonra ikinci inning için sayha geln Avustralyalı vurucular, ilk 10 overı kayıpsız geçmeyi başardılar. Chris Tremlett ve James Anderson rakiplerini epey zorlasalar da gerekli wixketı alamadılar. Oyuna giren genç yetenek Steven Finn’in Phillip Hughes’ın wicketını alması tekrar İngiltere’yi maça geri getirdi. Açılış ortaklığını kırdıktan sonra sırada bekleyen Ricky Ponting ve Michael Clarke’ın üzerlerindeki baskıyı kaldıramayacaklarını hisseden İngilizler yeniden toparlanarak ilk inningdeki gibi ekip ruhunu geri kazandılar ve baskıyı arttırdılar. Sonuç tam de bekledikleri gibi oldu, önce Ricky Ponting dışarıda kaldı, sonra da Michael Clarke şanssız biçimde oyundan çıkınca maç yine İngiltere lehine döndü. Sıkça Avustralyalılar için kurtarıcı rolü oynamak zorunda kalan Michael Hussey oyuna girerek görevini yine yerine getirdi. Sarsılan Avustralya’ya tekrar güven veren Hussey’nin karşı atağı sayesine koşu alma hızı yükseldi. Shane Watson’ın da üzerindeki baskı hafifleyince katkı vermeye başlaması sayesinde Avustralya başka wicket kaybetmeden günü 119/3 ile kapatmayı başardı ve üstünlüğünü 7 wicketını koruyarak 200 koşuya taşıdı.
Mükemmel geçen iki günün ardından yarın düğümün çözülmesi bekleniyor. Eğer Avustralya farkı 350 koşu üzerine çekebilirse galibiyet için ciddi umutlanacaktır. Yine de Avustralya’nın son 2 yıldır son derece istikrarsız olduğunu ve bir gününün diğerine uymadığını bilenler için galibiyet hala uzak bir umut olarak gözüküyor. 2006’dan itibaren burada son inningde takımların 300 sayıyı aştığı gerçeği (hatta Güney Afrika 2008’de 414 koşu alarak maçı kazanmıştı) bilindiğinden  350+ bir fark bile İngiltere’yi yıldırmayacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder