Avustralya 245(Hussey 93, Haddin 56, Anderson 4/51)
Okcan Basat'ın preview'ında belirttiği olasılıklardan biri gerçekleşti ve Avustralya, iki hızlı atıcıyı birden değiştirerek radikal bir adım attı. Kadroya Mitchell Johnson ve Ben Hilfenhaus’un yerine, Doug Bollinger ve Ryan Harris’i dahil edildi ki , bu oyuncuların asıl katkısını, yarın izleyebileceğiz.
AusEng2TD11
Yükleyen sreesaant. - Webcam dünyasından videoları izleyin.
Vuruculara çok yarayan bir zemin olarak nitelendirilen Adelaide Oval’de, para atışında da Avustralyalıların korktuğu başına gelmedi. Atışı kazanan kaptan Ricky Ponting, hücum yapmayı tercih etti.
Maç tam anlamıyla müthiş başladı. James Anderson, ikinci atışını yapmıştı. Topu karşılayan Shane Watson, İngilizlerin LBW itirazının da etkisiyle, bir an durakladı ve koşmaya başladı. Karşısındaki Simon Katich, Watson’ın duracağını düşünerek koşusuna epey geç başladı. Bu sırada top, Jonathan Trott’a gelmişti bile. Rahat rahat hedefini görme şansını iyi değerlendiren Trott, doğrudan stumpları devirip, Katich’I oyun dışına gönderdi. Deneyimli açıcı, böylelikle, tarihte top karşılamadan dışarıda kalan Ashes oyuncuları arasındaki yerini aldı.
Kriket sıkıcıdır diyenlerin James Anderson’ın ikinci topunu gördükten sonraki coşkuyu izlemeleri gerekir. Hafifçe dışarı doğru falso alan top, Avustralya’nın efsane ama artık topun ağzına yaklaşan kaptanı Ricky Ponting’I yanıltımıştı. Defansif bir duruş almayı tercih eden Ponting’in sopasından seken top, yavaşça arkadaya doğru gitti ve sliplerde bekleyen Greame Swann’ın elleriyle buluştu. İngilizlerin deli dolu sevinç gösterileri arasında, Avustralya daha koşu alamadan 2 önemli vurucusunu kaybetmişti.
“Evsahibinin kabusu bitti” diyenler yanılacaktı çünkü James Anderson, Ponting’e yaptığını, halefi olarak geçen Micheal Clarke’a da yapacaktı. Yine dışa doğru falso alan hızlı bir top, düz bir drive yapmak istermiş gibi gözüken Clarke, sopanın kenarına temas eden top ve Clarke da, 6 dakika dayanabildi.
Avustralya, kafasına sert bir darbe almış, sersemlemişti. Onları tekrar kendine getiren, ilk Testte olduğu gibi, Micheal Hussey. Karagün dostu, Mr. Cricket lakaplı Hussey’nin oyunu, Shane Watson’a da moral verdi ve ikili, sorumluluğu paylaşarak, günün ilk gerçek “ortaklığını” oluşturdu. Oyuna 2/3’te giren Hussey, 94/3’e kadar, Steve Finn, Stuart Broad gibi genç atıcıların ve İngiliz takımının moralini bozdu.
Steve Finn saolsun, maçtaki tek altının sahibi Watson , 7’inci 4’ünü yapıp 50’ye ulaştı ama yemek arasına girerken, kendisini bekleyen tehlikenin farkında değildi elbette: James Anderson. Watson, yaklaşık 2 saatlik mücadelesinin ardından, 51’de çıktı.
Bir sonraki kurban Marcus North’sa, takımı ancak 156’ya taşımaya yetti. Tabi bu sürede Hussey 70’I bulmuştu. North’sa, Steve Finn’in gönderdiği atışı hiç okuyamadı ve neredeyse komik bir şekilde nakavt oldu. Avustralya, ilk testteki Haddin-Hussey ruhunun geri döneceğini umarak, çay arasına 159/5’te gitti.
İkilinin direnişi, 3. Ve son seansta, içecek arasına kadar devam etti. Tam Avustralya 200’ü aştı derken, offspinner Greame Swann sahneye çıktı .Önce, falsolu bir topla Hussey’I yanılttı ve 100’ü göstermedi. Bir sonraki atışında da tartışmalı da olsa, Ryan Harris’in wicketını aldı. Bana kalırsa, top Harris’in sopasına çok kenarından da olsa temas etmişti ve bu yüzden LBW olmaması gerekiyordu.
Sol elli Xavier Doherty aslında iyi başladığı devreyi, tam da 4 yaptıktan sonra, run-out olarak sonlandırdı. Bundan sonra yeni top kullanıp, bir 6’nın dışında, fazla sayıya izin vermeyen İngiltere, geride kalanları kolayca temizledi ve Avustralya’yı 245’te tutarak devreyi bitirdi. İkinci devreye geçildikten sonra İngiltere, risk almadığı tek devreyle ilk günü sonlandırdı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder